DEVA Büyükşehir adayı Mehmet Erdoğan emeklilerin sorun ve taleplerin dinledi
DEVA Partisi Sakarya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Erdoğan, İl Başkanı Kerem Resul Ballı ve İl Yöneticileri ile Emekliler Derneği’ni ziyaret ettiler ve emeklilerin talepleri, sorun ve şikayetlerini, çözüm önerilerini dinlediler. Tüm Emekliler Derneği Sakarya Şube Başkanı Mustafa Yılmaz’ın hazırladığı dosyayı, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Erdoğan, DEVA Partisi Genel Merkezine bizzat götüreceğini belirterek teslim aldı.
SİYASET“SOSYAL DEVLET EMEKLİLERİ BİR YÜK GİBİ GÖREMEZ”
Mehmet Erdoğan, “Emeklilerin refah içinde yaşamaya hak ettiğini ve iktidarın emeklileri derin yoksulluğa mahkum ettiğini belirtti. Emeklilerin yaşadığı zorlukları ve düşük maaşları eleştirerek, iktidara da çağrıda bulundu. Gençliğinde bu ülkenin üretimine katkı sağlayan ve prim ödeyen emeklilerini, Sosyal devlet bir ‘yük’ olarak göremez. İktidar dar gelirlinin enflasyon altında ezildiğini, görmezden ve duymazdan gelemez. Emekli zam oranını açıklayıp, sonra tekrar tekrar oranı arttırmak ya hesap kitap bilmezliktir, ya da milletin aklıyla dalga geçmektir.”
“DERNEK YÖNETİMİNDEN SORUNLARI TEK TEK DİNLEDİK”
Ziyaret hakkında açıklama yapan Erdoğan: ''Hemşehrilerimizle yaptığımız buluşmaların yanı sıra dernek ziyaretlerimize de devam ediyoruz. Öncelikle bizleri samimi bir şekilde ağırlayan Dernek Başkanı Mustafa Yılmaz ve yönetimine misafirperverlikleri için teşekkür ederiz. Ülkemizde, en büyük sıkıntıyı çeken kesimlerden olan emeklilerimizin sıkıntılarını dernek yönetiminden bire bir dinledik. Gerçekten emekliler mağdurlar ve çözümlenecek pek çok sorunları var.”
“16 MİLYON EMEKLİYE SIRTINI DÖNENLERE EMEKLİLER SANDIKTA DUR DİYECEK”
"Görüyoruz ki Sakarya da emeklilerimiz örgütlenmede güzel bir yapılanma içinde. Sayın Başkan Mustafa Yılmaz Bey ve ekibini tebrik ederiz. Örgütlü toplum haklarını ve sorunlarını daha güçlü ve daha etkili dile getirebiliyor. Ancak iktidar bu sorunlara kulaklarını kapamış ve ülkemizde sayısı 16 milyona varan bu kesime neredeyse sırtını dönmüş. Avrupa'daki emeklilerin milli gelirden aldığı pay sürekli artarken ülkemizdeki bu pay her yıl azalmaktadır. Emekli kendisini görmezden gelenlere, sırtını dönenlere, seçimde sarı kartı gösterecek ve bu uygulamaları için dur diyecektir.”
“EMEKLİLER YILI DEĞİL, ADETA EMEKLİNİN SÜRÜNME YILI”
“Bu hayat şartlarında, iktidar Emekliler yılı ilan ederek gönül almaya çalışsa da bu düşük maaşlar ile olsa olsa 2024 yılı emeklinin sürünme yılı, iktidar içinde utanç yılı olur. İktidarın sahipleri her fırsatta 'Avrupa bizi kıskanıyor' derken Avrupa'daki emeklilerin refah ve yaşam standartlarını bilmiyor mu? Tabi ki biliyor. 36 Avrupa ülkesi içinde emeklilerin milli gelirden aldığı pay oranı en düşük ülke 35.nci sırada Türkiye’dir. Avrupa bizi kıskanıyor yalanına artık kimse inanmıyor.
“EMEKLİLER ASGARİ ÜCRETİN ALTINDA ÜCRET ALMAMALI”
Emekliler daha fazla yokluğa mahkum edilmemeli. Asgari ücret ‘çalışanların gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım, kültür vb. ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden en az düzeyde karşılamaya yetecek ücret ise’ nasıl oluyor da emeklilere asgari ücretin altında bir ücret hak görülüyor? Ülkemizde emeklilerimizin refah içinde yaşamaya hakları yok mu? Emekliler, tatile gitmeyi hak etmiyor mu? İnsanca yaşamayı hak etmiyor mu?
“EMEKLİLER TORUNUNA HARÇLIK VEREMEZ, HEDİYE ALAMAZ DURUMA DÜŞTÜ”
Zengin çok zengin, halk sürekli yoksullaşıyor. İnsanımızın, kaliteli gıdaya erişimi, iyi ve güvenilir konutlarda barınması insan hakkıdır. Artık emekli olan çalışanlar aldığı kıdem tazminatıyla ev ve araba da alamıyorlar. Emeklileri; geçinemez, seyahat edemez, çarşıya gidemez, torunlarına hediye alamaz, harçlık veremez duruma düşürdüler. Yıllarca çalışan ve emekli olacağım diye prim ödemesini maaşından peşin yapan, gelecek ile ilgili hayalleri olan milyonları yoksul ve muhtaç hale getirdiler.
“16 MİLYON EMEKLİNİN HEPSİ YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA”
Şimdi maaşlar bugün bu durumdayken ülkemizde yaklaşık 16 milyon emeklinin hepsi yoksulluk sınırının altında ve daha da acısı 10 milyon emeklimiz de açlık sınırının altındaki bir maaşa mahkum ediliyor. Emekli yıllarca prim ödüyor. Kimse emekliye keyif bağışlamıyor. Emekliler, emeğinin karşılığını istiyor. Emekli, hiç bir zaman iktidara yük değildir. Sosyal devlet olma ilkesini yok sayan iktidar, emeklileri derin yoksulluğa ve açlığa mahkum etmiştir. Ev kiralarının ortalama 15-20 bin olduğu ülkemizde en düşük emekli maaşı 10 bin lira, dul maaşı 7 bin 500 lira, yetim maaşı 2 bin 500 lira. TÜRK-İŞ ocak ayında 2024 yılı açlık sınırını 15 bin TL, yoksulluk sınırını da 49 bin TL olarak açıkladı.”
“EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞI ASGARİ ÜCRETİN BİR BUÇUK KATI İKEN ŞİMDİ 3’TE 2’Sİ OLDU”
“İktidar Türkiye’yi sosyal devlet olmaktan uzaklaştırıyor. Açlık sınırının altında mücadele eden emekli, dul ve yetim nasıl yaşayacak? AKP İktidara geldiğinde asgari ücret 226 TL'ydi. En düşük emekli maaşı 332 liraydı, en düşük emekli maaşının asgari ücrete oranı 1.47 TL'ydi. Yani, en düşük emekli maaşı asgari ücretin bir buçuk katıydı. 2023 yılında bu oran 0.66'ya düştü. Diğer deyişle en düşük emekli maaşı, asgari ücretin ancak 3'te 2'si oldu. İktidarınız yanlış politikaları ile geniş halk kesimlerini fakirleştiriyor. Zengini daha zengin vatandaşı daha fakir yapıyorsunuz. Orta sınıf yok ettiniz. Her gün bir önceki günden daha kötü bir yaşama razı olmamızı isteyen bir iktidar, daha birkaç yıl önce zenginlik, statü vaat ettiği gruplara şimdi buna “alışmak zorundasınız” diyor. Sosyal devletin yanında sosyal belediyeciliği de bitirdiniz. Sadece yandaşın yüzüne güldünüz. Size oy vermeyenleri yardım götürmeyeceğinizi açıkça beyan ettiniz. Utanmanız yok.”
“KRİZİN KARŞISINDAKİ BU SÜKUNETİN ALTINDA BÜYÜK BİR DEĞİŞİM ARZUSU YATIYOR”
Krizin karşısında derin bir sükûnet olsa da önümüzdeki yerel seçimlerde sükûnetin altında büyük bir değişim arzusunun yattığını görüyoruz. Önümüzdeki seçimlerle birlikte bu kötü gidişe vatandaşlarımızın “YETER ARTIK” diyeceği, güzel umutların yeşereceği bir ülkeye uyanabilme ihtimali de giderek artıyor. Ülkemizin kayıplarının tek tek neler olduğunu biliyoruz. Bu kayıpların tek tek farkında olan güçlü bir siyasi alternatif olarak, içinde sıkışıp kaldığımız tünelden çıkışı gerçekleştirmeyi, Allah’ın izni ve vatandaşlarımızın güveniyle sağlayacağız.”
Yorum Ekle
Adınız / RumuzYorumunuz